21 Haziran 2020 Pazar

Pazar, Haziran 21, 2020 - 0 Yorum

Kırmızı Sana Çok Yakışıyor!

Istırabını harice duyurmak istemeyenler, “kan kustum, kızılcık şerbeti içtim” derlermiş. Düşünüyorum da hangisi daha fena; derdini harice anlatamayacak kadar yalnız kalmak mı, sesini duyuramayacak kadar uzakta tutulmak mı, yoksa olur da eller fark ederlerse diye kızılcık şerbetine sığınmak mı? Aslında doğru olan, ıstırab zannedilen şeylerin Rabbin kişiye özel ikramı olduğunu bilip, namahreme göstermemek hissi olabilir.

17 Haziran 2020 Çarşamba

Çarşamba, Haziran 17, 2020 - 0 Yorum

Acep N'ola ki Temâşâ?

Dün, ikindi vakti gözlerimi bulutlara diktim. Sevdiğim zamanlardır gökyüzünü temaşa etmek; yukarıya, maviliklere doğru dalış yapmak.

Kendimi bildim bileli yaparken en masrafsız, en zevkli ve en şükürlü iştir. Ya da “idi” demeliyim, zira şehirlerde ne gökyüzü kaldı ne bulutlar ne de temaşa edecek huzur-u kalb. Hani derler ya “yer demir, gök bakır” işte öyle.

10 Haziran 2020 Çarşamba

Çarşamba, Haziran 10, 2020 - 0 Yorum

Eyvah Ayasofyam, Eyvah!


Bu klibin hazırlanmasında böyle bir maksat var mıydı bilmiyorum. Ama şarkının sözleri; Fatih'in emaneti İstanbul ve özellikle de Ayasofya Câmii (*) görüntüleri eşliğinde yüreğimi kanattı; yaramı deşti; hasretimi ve özlemimi artırdı.

Ne güzel bir iş yapmışsınız Bülent SERTTAŞ Bey, hasretimi ve çaresizliğimi ne güzel dile getirmişsiniz; özellikle de Ayasofya Câmii'nin ibadete açılmasının tartışıldığı şu günlerde.

Tebrik ederim.