13 Aralık 2022 Salı

Salı, Aralık 13, 2022 - 0 Yorum

Acaba?

 

"Derdimi ummana dökeyim, asuman dinlesin" istiyordum. Gün ışımak üzereyken oturmuştum sahildeki iskemleye. Kaç dalga sökmek üzere olan şafağın kızıllığındaki şifayı hazmetti de kaç martının kanadını okşadı? Saatler mi geçti, dakika mı oldu saymadım. Bu merhamet alış verişindeki nazenin musikîyi meşk ederken; kırık havası ve tok tınısıyla bir ses duyar gibi oldum:
- Delikanlı!
 
Duyulur duyulmaz bu hitabı haliyle üzerime alınmadan, mahlukatın sabah niyazını seyre devam edecektim, lakin sesin sahibi aynı kelamı omuzuma dokunarak tekrar edince, usulca kafamı çevirip seslendim:

7 Kasım 2022 Pazartesi

Pazartesi, Kasım 07, 2022 - 0 Yorum

Rica Ediyorum, Artık "Taş" Olun! Lütfen...

 
"Ah güzel kuş, ey Attar'ın Simurg'u; nerede o rengâheng tüylerin, havada süzülürken dalga dalga koku yayan kanatların? Ne olmuş sana böyle, bunu kim yaptı, söyle?" Cümleleriyle başlayan veya buna benzer güzellemeleri ihtiva eden bir hikâye değildir, bu.
 
Ya da "yağmurda ıslanmış haliyle titreyen bir kedinin acıklı miyavları" üzerine yazılmış, vicdan tüketerek, merhamet kanatarak yakaran bir nida da değildir.

31 Ekim 2022 Pazartesi

Pazartesi, Ekim 31, 2022 - 0 Yorum

Gözlerindeki Acı ...

 

“Gözlerinden” dedim; “gözlerinden acı akmış bir zamanlar. Önüne ne kattıysa devirmiş, yıkıp geçmiş adeta. Yatağı kurumuş amma ve lakin hâlâ sesi, çağıltıları geliyor kulaklarıma.”

18 Eylül 2022 Pazar

Pazar, Eylül 18, 2022 - 0 Yorum

Beş Hayat; Bir Nefeste, Her Dem!

 
 
Birinci Hayat:
Perişan Baba Tâher’e sormuşlar da mı cevapladı, yaşadıklarını mı yazdı, yoksa içinden geçenleri ilhamen mi dillendirdi; sebeb-i hikmeti bize meçhul kendisine malum, demiş ki:
 
   “Başım bir top, gelen bir kez vurur be!
     Elim neye atsam, birden kurur be!
     Eğer alçaklarınsa kahpe dünya,
     Gider Tâher, bir özge yer bulur be!”
 
Günümüz hayat akışında birçok insan diyebilir ki; evet, Baba Tâher benim hâl-i perişânımı tarif etmiş. Bu fakir de der ki; Baba Tâher Perişan değil; "Perişan"lığın tabibiymiş.

7 Eylül 2022 Çarşamba

Çarşamba, Eylül 07, 2022 - 0 Yorum

Yürüdüm...

 
Yürüdüm; yorgun adımlarla, sağıma oluma bakmadan, hedefime doğru. Kapıdan geçtim, birkaç adım attıktan sonra görebildim ancak; dünyada arzu ettiğim, sahip olmak istediğim yegâne toprak parçasını. Planını çizmiş, şeklini şemâlini, görünüşünü, konumunu ve boyutunu hesaplamış olduğum araziyi.
 
Artık kalan zamanımı geçirmeyi arzu ediyordum ya; işte orasıydı. Belki de sahiplik iddiasında bulunabileceğim en güzel ve tek mülküm olacaktı. İşte karşımdaydı.

Çarşamba, Eylül 07, 2022 - 0 Yorum

Hak, Havale ve Cenaze Meselesi.


İnsan haksızlıkla karşılaştığını düşündüğünde, zulme maruz kaldığını zannettiğinde, iftiraya uğradığını hissettiğinde; hemen “hakkımı helal etmiyorum, Allah’a havale ettim, ahirette görüşürüz” benzeri cümleleri ya da “ne cenazeme ne cenazene” kararını salıverir dilinden.
 
Bunda bir sorun yok; zulme uğrayan tabiidir ki hakkını Rabbinden bekleyecek ve Huzuru’nda alacak. Hem de eksiksiz; elhamdülillah.

9 Temmuz 2022 Cumartesi

Cumartesi, Temmuz 09, 2022 - 0 Yorum

Bir Elmas Hikayesi: Sizin Hiç, Bir Damla...

 

Dokuz seneyi geçmişti ben bu semte taşınalı. Bu semt ve sokakları; hayalîlerin his fakiri hücrelerinde tasarladığı ya da melankolik ve bitkin zihinlerin kocaman harfli şiirlerine yahut romanlarına döşek yaptığı sokaklardan biri değildi. Haliyle, mahallemin sakinleri de hikayelerinin talibi olmayacağını bildikleri için, fason cümlelerle k-abartılıp yaldızlanan gerçek üstü fantastik figürlerden hiç değildi.

Bazen şöyle tasvirlerle de muhatap olunur; "kendi halinde sakin insanların oturduğu; herkesin ekmeğinin peşinde koştuğu; akşam ezanını müteakiben perdenin öbür tarafındaki, merkezinde ışık yanan dört duvar arasında huzurun yudumlandığı; veya 'yok mu yardıma ihtiyacı olan, kendimi bırakayım da varımla yoğumla ona teveccüh edeyim' hissiyatının hayat bulduğu; Arnavut kaldırımlı sokaklarda çekilmiş, şimdi tozlu raflardaki tozlu makarasına dolanmış tozlu filmlerdeki gibi traji-komik bir mahalleydi" falan da demeyeceğim; çünkü böyle de değildi.

17 Haziran 2022 Cuma

Cuma, Haziran 17, 2022 - 0 Yorum

Affet!


Ya Rabbî! İşte Günahkar Kul'un, işte Habib'in. Adalet eyler kulunu affetmezsen helak olur, Habib'in üzülür, iblis sevinir.

16 Haziran 2022 Perşembe

12 Haziran 2022 Pazar

Pazar, Haziran 12, 2022 - 0 Yorum

Dua!

İnsanın dili, fiilini desteklemiyorsa; yalan söylüyor demektir.
İnsanın fiili, dilini doğrulamıyorsa; kendisini kandırıyor demektir.

11 Haziran 2022 Cumartesi

Cumartesi, Haziran 11, 2022 - 0 Yorum

Can, Hey Can!

 
Kollarım uyuşmuş. İç içe geçirip, göğsümün üstünde kavuşmuş halde bıraktığım kollarım. Ben, onları bencileyin yalnız kalmasınlar diye buluşturmuştum kalbimin üstünde lâkin sanki onlar; “sen insanlarla dolu bu koca vasıtada tek başına iken, biz bir arada ne yapalım? Hepimiz birimiz için isek, yalnızlığına biz de mücerred kalarak iştirak edelim, bırak biz de sana katılalım” diyor gibiydiler. Adeta benim rahatsızlığım onların da keyfini kaçırmış, böylece kavuşmak onlara huzur getirmemişti; benim gibi. “Ya bizi de al yalnızlığının yanına; yalnız iken birlikte olalım ya da yalnızlığını ortamıza yerleştir biz de yalnız kalalım” diyorlar gibi.

30 Mayıs 2022 Pazartesi

Pazartesi, Mayıs 30, 2022 - 0 Yorum

Belde-i Feth’e Vefa 1 Kapı-Duvar Olmak / 2 Kör-Sağır Kalmak


Belde-i Feth’e Vefa 1- Kapı-Duvar Olmak
 
"Constantinopolis" diye yazıldı, "Istanbul" diye okunur. "Zeytinburnu" diye yazıldı, "Kıymetibilinmez" diye okunur.

Fetih denince Mekke-i Mükerreme'den sonra akımıza ilk gelen mekân İstanbul, Fâtih deyince de Sultan Murad oğlu Sultan Mehmed; nam-ı diğer Ni'me'l-Emîr Fâtih Sultan Muhammed Han. Tabi bu tasavvur İstanbul'un havasını teneffüs etmeye alışmışlar için böyle, değilse evvel emirde Efendimiz Hz. Muhammed'in (sav) Mekke’yi, Hz. Fâruk'un (ra) Kudüs'ü fethi gibi pek çok yerin ta’dâdı mümkündür.

Pazartesi, Mayıs 30, 2022 - 0 Yorum

Hedonizm - Hodbînlik: Câhiliyye


Geçenlerde tv'de "kanallar" arasında dolaşırken, iki "kanal"izasyonda karşılaştığım programlar dikkatimi çekti, bir miktar seyrettim; dayanabildiğim kadar.
 
Birincisinde; takvim yılı başı programı skeçler arasına serpiştirilmiş. Genç erkekler kızların peşinde, kızlar kendilerince en cazibeli halleri ile arz-ı endam halindeler, önlerine en konforlu hayatı serecek erkekleri sözüm ona “rasat” ediyorlar. Çocuk rolündeki oyuncular da önlerindeki kız ve kadınlardan beğendiklerine, moda (!) tabirle "yürüyorlar." Hem de kadınlar evli olmalarına rağmen. Diyaloglarını yazamıyorum ama siz tahmin edersiniz. Ne rol icabı çocuğun anne babası ne kendisine yürünen kadın ne de kadının kocası bu durumdan hiç rahatsız değiller. Yazan, yöneten, yayınlayanlar zaten sıkıntı görmemişler ki gösteriyorlar. Aralara da ne kadar kepazelik varsa komedi ve eğlence adı altında yerleştirilmiş; kendileri de seyredenler de gülüp eğleniyorlar.

Pazartesi, Mayıs 30, 2022 - 0 Yorum

Yardan Uçmak!

 
İnsan derler, insan nedir bildin mi, sen?
 
İnsan; sabit ölçülü kalamayan, ölçüyü unutan veya kaçıran, ölçüyü tutturmak için ölene kadar mücadele veren ve fakat imtihan sırrı gereği, ne kadar uğraşsa da ölçüsü hep eksik kalmaya mahkûm olan demekmiş, bunu anladım. Ve Eyvallah.
 
İnsan, eksik kalan miktarı, yani tutturamadığı ölçüyü Rabbisinin önerdikleri ile tamamlayamıyor ise ne “Bura”da ne “Ora”da nâkıslıktan kurtulma ihtimali kalmayan imiş, bunu gördüm. Ve Âmennâ.

25 Mayıs 2022 Çarşamba

Çarşamba, Mayıs 25, 2022 - 0 Yorum

Tuz

Bir toprak kokusu yağmurdan sonra, bir de denizin kokusu. Her ne vakit içime çeksem, bende yeniden can buluyormuşum hissine sebep oluyor. Aynı lezzeti vermelerinin sebeb-i hikmeti nedir bilemedim, hiçbir zaman?

6 Mayıs 2022 Cuma

Cuma, Mayıs 06, 2022 - 0 Yorum

Modern: Modernleşme, Modernite, Asrîlik?

 

Modern -modernleşme, modernite, asrîlik-; tüm zamanlarda barbar olan, vandal kalabilen batı medeniyetinin, sadece; kendine aydınlanma, kendine sanayi ve teknoloji, kendine bilim ve kendine hukuk zihniyetinin ürünü olan, tam anlamıyla özürlü-ma’lûl bir kavram-mefhumdur.

1 Mayıs 2022 Pazar

Pazar, Mayıs 01, 2022 - 0 Yorum

Sevgi

 

Güneş ışığı gibi olmalı sevgi. Neye, nerede, kime ne fayda ikram ettiğini daima hariçte tutup, sadece su birikintilerindeki aksinden ilham aldığımız anda damlacıklardaki ışıltılı gülücükler gibi olmalı sevgi.

10 Nisan 2022 Pazar

5 Nisan 2022 Salı

2 Nisan 2022 Cumartesi

Cumartesi, Nisan 02, 2022 - 0 Yorum

Kalanlar...

 

Emanet’i paylaşmak güzeldir; sahibi Mevlâ’dır çünkü. Mevlâ’dan olanı, almak da taşımak da teslim etmek de meşakkatlidir ama hayrdır, iyidir; iyi gelir.

30 Mart 2022 Çarşamba

Çarşamba, Mart 30, 2022 - 0 Yorum

Aşk'ına Dîvâne!

 
 Bu acıya dağ dayanamadı, dîvâne!
"Yetişemedim; kalburum delik çıktı, ben yetemedim. Kimi sevdiğine güneşi yetiremez, kimi bir gölgeye mahkum olur. Ben sevdiğime güneşi yetiremedim, o, güneşte ışıksız kaldı."
Gönül Dağı...